31 Ağustos 2008 Pazar

ARAFAT + CEBEL-İ RAHME + MESCİDİ NEMİRE

Aarafat, Cebel-i rahme ve mescidi nemire aynı mekan içinde birbirlerine yakın olduğu için üçünü bir arada ele alacagız,









Arafat Mekkenin 21 km doğusunda taif yolu üzerinde olup düz bir alandır.etrafı dağlarla çevrili olup Hz adem ve hz.Havva validemizin cennetten çıkarıldıktan sonrabuluştukları tepe cebelürrahme buradadır.

Harem sınırları dışında olup harem sınırı ile arasında urene vadisi vardır. Ortasında Cebel-i rahme batısında Nemire mescidi vardır. Eskiden bahçeleri olan bu yer sonradan bahçeleri kaybolmuşsada son zamanlarda ciddi bir ağaçlandırma projesi yürütülerek Araftın alanı yeşil bir mekan olma yolunda bayağı mesafe kat edilmiştir.












Arafat ziyaretimiz buraları tanıma açısından arafat gününüden önce yapıldı. Arata gidiş güzergahları bir çok otoban yapılarak rahatlatılmaya çalışılmış ve her ülke hacıları kendilerine tahsis edilmiş yolları kullanmakta. Gayet sakin olarak gördüğünüz bu yerlerde arefe ve vakfe zamanı muazzam bir kalabalık olmakta

Arafata giderken yolumuz Mina kurban kesimi yapılan mezbahanelerden geçti daha önce Kasap olarak beş kere geldiğim bu yerleri görünce duygulandım en son 1995'de gelmiştim o zamandan bu yana bayağı bir değişmiş ek yeni mezbahalar yapıldığı gibi köprüler ve üst geçitller yapılmış.

Aşağıda gördüğünüz tüneller 1990 senesinde bir tane idi biribirine bağlı üç tünelden oluşuyordu ve şeytan taşlama yerine çıkyordu 1990 'de biz tünelden geçtikten yarım saat sonra tünelin iki tarafından giren kafileler karşılaşınca tünel faciası olmuş ve binlerce hacı ölmüştü.Bu olaydan hemen sonra yanlarına bir tünel daha yapılarak biri gidiş ve biri geliş olarak kullanılıyor bunun yanı sıra daha bir çok tüneller gurubuda yapılmış tanımakta zorluk çektim.





MESCİD-İ NEMİRE

Afrafata yaklaşınca mescidi Nemire göründü. Peygamber efendimizin veda haccı sırasında küçük bir tepe olan Nemirede bir çadır kurulmuştu. ve yine burada harem sınırının bittiği Urane Vadisinde Peygamber efendimiz (S.a.v) 120.000 sahabeye veda Hutbesini okuyupöğle ve ikindi namazını Cem-i Takdimle (Birleştirerek) kıldımış vakfe yapmak üzere arafata geçmiştir. İşte bu tepe üzerine yapılan mescide Nemire mescidi denilmiştir.

Çok büyük olan bu mescid yalnız arefe günü açık çünkü arfe gününden öncesi akşamı gittiğimiz arafatta burada yatsı namazını kılayım dedim fakat kapalı idi bende avlusunda namazımı eda etmiştim. Ertesi günü yer bulmak amacı ile çoğu hacılar küçük çadırlarını kurmuşlar geceyi orada geçiriyorlardı.Bizim Türk hacılarımızın çoğu bu ve bu gibi yerlerin varlığından bile haberdar olmadan haclarını eda ediyor.Gerçi haccın menasiklerinden olmayan bu gibi yerler ziyaret edilmesede olur ama çoğu insanın bir daha belkide gelemeyeceği düşünülürse niye ziyaret edilmesin diyorum.

Buraların resimllerini arafat günüde çekmek isterdim ama fotoğraf makinem benim yoğun tempoma dayanamamış olacakki objektifi bozularak pes etti bu resimle arafat günüden önce çekilenler,










CEBEL-İ RAHME
Arafatın ortasında olan ve yaklaşık 70 metre olan bu yer havva ve Adem aleyhisselamın buluştukları yerdir. Burayı belirlemek için bir sutun dikilmiştir. Fakat ne yazıkki ne ifade edecekse bu sutunun üzerlerine burayı ziyaret eden hacılar kara kalemle adlarını memleket ve imzalarını atıyorlar. Orası manevi atmosferini düşüp tüfekkür edilmesi gereken bir mekandır, adeta şeref defterine imza atarcasına davranan hacıların bu davranışlarını üzülerek seyrettim


Arafat günü müthiş kalabalık olan burası şimdi bile yoğun, arafat günü çıkış yolllarının bir çoğu kapalı olmasına rağmen mevla nasip etti bir yolunu bularak yine görülen güzergahtan çıkarak (merdivenlerden çıkmanızın imkanu yok) Cebeli rahmede dua etmek nasip oldu.
Cebel-i Rahmeden mescidi Nemirenin görünüşü
Bir anı resimde ben çektirdim.
Buda videosu. Ortamın nemini artırmak için su pükürten fiskiyeler görülmekte ve tam karşıda ise merkez arafat hastanesi var.



26 Ağustos 2008 Salı

CENNETÜL MUALLA

İslamiyetten öncede mekke mezarlığı olan bu yer mescidi-cin gibi haremi şerife 2 km uzaklıkta olup cin mescidine oldukça yakındır. İslamdan önce ve ilk yıllarında hacun adıyla anılmakta olup sonraları MALAT adıyla anıla gelmiştir.türkçemize çevrilirken mualla diye çevrilmiş ve rasullahın bu kabristan ne güzeldir demesi üzerine Cennetül-Mualla adıyla anılmaktadır..

Burada Peygamber efendimizin dedesi Abdülmuttalip, amcası Ebu Talip zevceleri Hz.Hatice validemiz oğulları Kasım, Abdullah ve Abdullah b.Zübeyr'in de kabirleri bulunmaktadır önceleri bu kabirler kubbeli türbeler olsada 1926 yılında bütün kubbeler yıkılarak mezarları belirleyen taşlar kaldırılmıştır. Aşağıda göreceğiniz üzere bu gün Cnnetül Mualla içinde hiç bir mezar taşı bulunmamaktadır. (bu kabirler zannedersem tazimde ziyerette aşırılığa meydan vermemek için kaldırılmış olup 591 mear taşı bu gün riyaddaki müzede sergilenmekte imiş.)

Son yıllarda mezarlığın ortasından otoban geçirmişler ve cennetül-Muallayı ikiye bölen bu otoban hızlıgeçen araçlardan dolayı ziyaretçiler için de tehlike arz etmekte.




Kabristan ziyarete kapalı idi ancak ziyaretler kabristanı ikiye bölen otobanın kenerından ve duvarından görüp dua edebiliyorsunuz. Aşağıdaki bölümde Kesin olmamakla beraber Hz .Hatice validemizin kabri olduğu söylenmekte,






Otoban kenerındaki duvarın üzerinden ziyaretimizi gerçekleştirdik.



Kabristanın otoban kenarındaki duvarı,




Cennetül-Mualla kabristanının Otobanın diğer tarafında kalan kısmı ve kitabesi , kitabede ne yazdığını bilemiyorum,









videosu


25 Ağustos 2008 Pazartesi

MESCİD-İ CİN

Mescid-i cin Cennetül mualla kabristanı yolu üzerinde ona çok yakın olup kabeye 2 km uzaklıktadır. Eskiden mekkede görevli bekçiler burada toplanarak nöbet değişimi yaptıklarından Mescidül Hurras adıylada bilinir.


Peygamberimizin değişik zaman ve Mekanlarda cinlere vahiy tebliğ etmek içi kuran okumuş olup burasıda bu yelerden olup hatırasına yapılan mescidde bu adla anılmıştır Cennetül mualla ile birlikte islamiyetin ilk döneminden önemli hatıralar taşıyan mekanlardır.





















Yolumuzun üzerinde kuşlar için yapılan yuvalar görülmekte,







Kafilemiz Mescidi cin ziyaretinden , Cennetül Mualla kabristanına giderken görülüyor.






24 Ağustos 2008 Pazar

PEYGAMBERİMİZİN DOĞDUĞU EV

Safa ve Merve tepelerinin karşısında , mina ve aziziyeye giden tünellere yakın olan bu ev Peygamerimizin büyük dedesi Abdülmenafa ait olup vefatıyla 'oğlu Abdülmuttalib'e kalan ev vefatından sonra oğlu ve Peygamberimizin babası Abdullah'a ondanda peygamberimiz Hz.Muhammed (sav.)intikal etmiş olup bu günkü halini almadan önce Abbasiler zamanında tamir ettirilip mescide çevrilmiş ve peygamberimizin doğduğu yer olarak kabul edilen yerde kırmızı örtülü kulübe içine alınmış daha sonraları ise H:1296 yapılan tamiratta kafes içine alınmış.(Diy.Yay) M.1959 yılından bu yana mekke kütüphanesi olarak hizmet vermektedir.






videosu,